Dürtü kontrolü, istenen bir duruma karşı koymak ya da istenmeyen bir duruma tahammül göstermekle ilgilidir. Bir bebeğin isteklerinin anında olması için çığlık çığlığa bağırmasını normal kabul ederiz. Çünkü erken çocukluk döneminde çocuklar, dürtüleriyle hareket eder. Beyin gelişimleri henüz isteklerini ertelemeye, hayal kırıklığını yönetebilmeye uygun değildir. Bu becerilerin çocukta zamanla ve destekleyici çevrenin varlığıyla gelişmesi beklenir.
Çocuğun hiç düşünmeden ve sonuçlarını öngörmeden ani hareketler yapması, sosyal yaşamında güçlüklere ve akademik hayatında gecikmelere sebep olabilir. Bu durumda çocuğu şımarık olarak nitelendirerek cezalandırmak ya da büyüyünce geçer diye beklemek etkisiz yaklaşımlardır. Bu durum, çeşitli sebeplerden kaynaklanır ve çocuğun kontrolünde değildir.
Dürtüselliğin nedenleri nelerdir?
Nörolojik Sebepler: Beynin dürtü kontrolüyle ilgili bölgesi olan prefrontal korteksin gelişiminde farklılıklar olabilir. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB): Dürtüsellik genellikle DEHB’nin temel belirtilerinden biridir.
Çevresel faktörler: Çocuğun stresli bir aile ortamında bulunması, günlük rutinlerin yeterince yapılandırılmamış ve tutarsız olması ve çocuğun travmatik yaşantı geçmişi de bir başka sebep olabilir.
Dürtüselliğin belirtileri nasıl görünür?
- Çocuk, bir durumu değerlendirmeden veya tehlikeyi düşünmeden aniden ve hızlıca harekete geçebilir.
- Başkalarının konuşmalarını sıklıkla keser, konuşmanın bitmesini bekleyemez.
- Sınırları aşmak ve kuralları bozmak için sürekli çaba gösterir.
- Oyunlara uyum sağlamakta zorlanır, her zaman oyunun kurallarını kendisi koymak ister. Uyumu bozan bu tür davranışlar, çocuğun grup içinde etiketlenmesine neden olur ve bu da gerginliği arttırdığı için dürtüselliğin de artmasına neden olur.
- Sabır gerektiren görevlerde zorlanır; bekleyemez. İstediğinin ertelenmesinden kaynaklanan hayal kırıklığını tolere edemez, aşırı duygusal ve davranışsa! tepkiler verir. Günlük yaşamda işlevi bozan ani ve yoğun öfke patlamaları sıklıkla yaşar.
- Şiddet ve aksiyonun ağırlıklı olduğu film ve oyunlara aşırı ilgi gösterir.
- Tehlikeyi değerlendirememekten kaynaklı riskli hareketler sergiler
- (örneğin, yüksek bir yerden atlama, aşırı hızlı hareket etme, ateşe yaklaşma). Bu korkusuz hareketler çocuğun sıklıkla canını yakmasına neden olurken, bedensel acıya da beklenen tepkiyi göstermemesi dikkat çekicidir.
Dürtüselliğin Çözüm Yolları
Çocuğun günlük rutinde ve özellikle okulda işlevselliğini bozacak düzeyde dürtüsellik gözlemlendiğinde okul ve ailenin işbirliği, en önemli noktalardan birisidir. Ailenin okul tarafından iletilen bilgi ve gözlemleri dikkate alması gereklidir. Daha net olan sınırların bulunduğu okul ortamı dürtüsel çocuklar için daha tetikleyici olduğundan aile çocuğun davranışlarını öğretmenler kadar net gözlemleyemeyebilir.
Dürtüsellik durumunda aile tarafından en kısa sürede çocuk psikiyatristine başvurulmalı. Duyu bütünleme terapisi, ilaç tedavisi ve psikoterapi tedavileri uzmanlar eşliğinde uygulanarak süreçle ilgili olumlu gelişmeler seyredilebilir.
Ayrıca uzman desteği alırken ebeveynlerin de aşağıdaki hususlara dikkat etmesi de çok önemlidir.
- Sağlıklı sınırlar koymak: Sınırlar konusunda net, açık ve tutarlı olmak, açıklayarak kurallar koymak önemlidir. Kural koyulduğunda çocukta oluşan hayal kırıklığı ve onun sebep olabileceği öfkeye karşı kucaklayıcı ve sakin kalmak gerekir.
- Olumlu ve güçlü yönlerini de vurgulamaya özen göstermek: Dürtüsel çocukların uyum bozucu davranışları ebeveyn ve öğretmenleri sürekli onları uyarmaya itebilir. Bu da zamanla çocuğun yetişkinlerle ilişkisini bozar ve ilişki bozulduğu için çocuk iş birliğinden daha da uzaklaşır.
- Bekleme sürelerini artırma çalışmaları: Çocuğun sabrını geliştirmek için sıra bekleme oyunları, dikkat güçlendirme setleri, sevdiği masa başı etkinliklerine zaman ayrılabilir.
- Çocuğa duygu yönetimini öğretmek: Duygularının farkında olmayı öğretmek, özellikle öfke gibi rahatsızlık verici duyguları kabul etmek ve normalleştirmek gerekir. Öfkeyi, hayal kırıklığını yaşamasına fırsat vermeli ancak bu duygulardan kaynaklı yıkıcı davranışlara sınır koyarak sakinleşme yöntemlerini öğretmek çok önemlidir.
- Doğru model olmak: Teknolojiyi kullanmak, sağlıklı beslenmek, zamanın yönetimi gibi konularda ebeveyn olarak ne kadar dürtü kontrolü gösterebiliyoruz? Günlük hayatta engellenmelerde öfke hissettiğimizde öfkemizi nasıl yönetiyoruz, sakinleşme yöntemlerimiz neler? Dürtüsel bir çocuğa sahip ebeveynler olarak bu soruları kendimize sormak ve dürüstçe cevaplamak, çocukları anlamak için çok kıymetlidir.
Yorum yazın
Email adresiniz yayınlanmayacaktır. Tüm alanları doldurunuz.